3 Mart 2016 Perşembe

Bira Bardağı Çeşitleri

Son birkaç paylaşımım bira kültürü konusunda bir temel oluşturmaya yardımcı olmak için, dünya üzerindeki bira türlerinin sınıflandırılma şekilleri ve bu sınıflar ile ilgili olmuştu. Sıradaki paylaşım da ise bu biraların servis ve içimleri ile alakadar, oldukça önemli bir husustan bahsetmek istiyorum. Nasıl ki farklı yemek türleri için farklı tabaklar, farklı şarap türleri için farklı kadehler kullanılıyorsa biralarda da durum bundan pek farklı değil. Bardaklar fiziksel yapıları ile, birayı, istenilen en iyi kondisyonlarla sunmalıdır. Bu bağlamda temel olarak yaklaşık 8-9 farklı çeşit bira bardağı türünden bahsedilebilir. Tabi ki bu yelpaze daha da genişletilebilir, lakin temel türlerin alt kümelerine inmekten öteye geçmemiş oluruz.



Pint Bardak: İlk olarak pint tarzda bardak ile başlayabiliriz, pint Amerikalı ve İngilizler için birbirini dahi tutmayan bir hacim biriminden gelmektedir. Bu tip bardakları kendi içinde dörde ayırmak mümkündür. Bunları, konik Amerikan tarzı pint bardak, Lale formunda İrlanda tarzı pint bardak, İngiliz tipi pint bardak ve Alman tipi pint bardak diye ayırmak mümkündür. Bardağın kolay ulaşılabilir ve ucuz olması ise en belirgin özelliğidir. American Ale, American Lager, IPA, Blonde Ale, Brown Ale, Black Ale, Porter, Stout, Old Ale, Mild Ale gibi türler başta olmak üzere hemen hemen her ale bira tipi için kullanımı uygundur. Zira barlarda karşınıza en çok çıkacak bardak türüdür.


Stange Bardak: Aslına bakarsanız yine kolay ulaşılır ve ucuz olmasından dolayı kullanılan bir bardak türüdür. Silindirik ve uzun bir yapısı vardır ve buharlaşma oranı nispeten küçüktür. Daha küçük hacimlerde üretme eğilimi gösterilebilir, bu şekilde biranın soğuk bir şekilde daha hızlı tüketilmesi sağlanabilir. Malt ve şerbetçi otu arasındaki nüansları daha belirgin hale getirme konusunda işlevsel bir bardak türüdür. Daha ziyade alman biraları ile tüketilmektedir. Kölsch ve Alt biralar için oldukça uygundur. Bock tipi biraların servisi için de kullanılabilir. Bazı Çek Pilsnerleri için de tercih edilebilir.



Weizen Bardak: Yine özellikle Almanlarda popüler olan bir bardak türüdür. Buğday birasının tüketiminde tercih edilmektedir. İnce cidarlı yapısı ve uzun görüntüsü sayesinde biranın rengini ve duruluğunu ön plana çıkarmaktadır. Bu bardaklar, pilsner bardaklar ile karıştırılabilir fakat daha kıvrımlı bir yapıda oldukları gözden kaçırılmamalıdır. Bardağın fiziksel özellikleri gereği kalın bir köpük tabakasının korunması sağlanabilir. Bu durum da buğday karakteri baskın biralarda hissedilen meyvemsi aromaların ve biranın soğukluğunun korunmasına yardımcı olmaktadır. Dunkelweizen, Hefeweizen, Kristalweizen gibi türler dahil olmak üzere tüm buğday biralarının servisinde kullanılabilir.



Pilsner Bardak: İsminden de anlaşılacağı üzere pilsner tarzında biralar için üretilmiş bir bardak türüdür, Uzun silindirik ve az kıvrımlı bir yapısı vardır. İnce cidarlı sayılabilir. Açık renkli ve berrak biralar ile daha çok tercih edilir. Yapısal formu gaz kabarcıkları ve rengini daha iyi takip etme olanağı sağlar. Kısmen daha geniş ağız kısmı ise köpüğün biranın üst kısmında kalmasına yardımcı olmaktadır. Tüm açık renkli lagerler ve Pilsner biraları için kullanılabilir.



Flute Bardak: Karbonizasyonun sürdürülmesine yani biranın daha uzun süre gazlı kalmasına yardımcı olan bir bardak çeşididir. Aromanın daha yoğun kalmasına ve istenmeyen unsurların giderilmesinde önemli rol oynamaktadır. Tam anlamı ile bir bira bardağı karakteri yansıtmadığı için kullanımı diğer bardaklara nazaran biraz daha spesifik kalacaktır. Zira genellikle, Pilsner, Red Ale gibi bazı popüler bira türlerinin dışında, birkaç Bock tarzı bira, Schwarzbier, meyve biraları ve Lambic için kullanılır.



Snifter Bardak: Daha ziyade brendi ve konyak tüketimi için geliştirilmiş bir bardak türüdür. Zaten bu içkiler içerisinde iken sunduğu görüntü de ayrı bir estetiktir. Fakat bu bardak hangi bira ile ne için kullanılır? Geniş hazneli ve kısmen daha dar ağızlı yapısı ile güçlü ale biraların aromasını muhafaza etmek konusunda oldukça başarılı bir bardaktır. Hatta muhafaza etmekte bir yana bardağın genişten dara giden haznesi dairesel hareketler ile biranızın hava ile temasının artmasını sağlar, bu durum da aromanın zenginleşmesine ve size daha kolay ulaşmasına yardımcı olur. Bock biralar, Strong (Yüksek Alkollü)  Ale, Belçika Ale biraları, Barleywine, bazı Stout tarzda biralar ve genelde alkol oranı 7% den yüksek biralar için makul bir seçimdir.



Goblet Bardak: Kısmen daha kalın cidarlı ve geniş hazneli bir bardak türüdür. Köpürmenin daha iyi gözlenmesi ve köpüğün daha fazla olması bu bira türü için mümkündür. Geniş hazneli olmasına karşın ağzı snifter bardaklar kadar dar değildir karıştırmamak gerekir. Bu ağız genişliği yudum miktarını arttırmaktadır. Goblet bardaklar kalın cidarları ve daha yüksek kütleleri sayesinde elde daha dolgun bir his yaratabilirler. Genelde Belçika biraları için kullanılmaktadır. Bunlar, Belgian Triples, Belgian Quadruples, Belgian Dubbles, Belgian IPA, bu tarz biraların çoğu için uygundurlar.



Tulip Bardak: Tulip kelimesinin Türkçe mealinden de anlaşılacağı gibi lale şeklinde bir bardak çeşididir. Yapısı gereği Snifter bardaklar ile benzer özellikler ve etkiler yaratabilir. Yalnızca aromanın korunmasını değil aynı zamanda görsel ve kokusal özelliklerin daha iyi algılanmasına yardımcı olmaktadır. Geniş hazne kısmına rağmen ağız kısmının dudak şekline daha ergonomik oturan bir halde olmasından mütevellit içim esnasından sızdırmazlık konusunda yardımcı olur. Köpüğü de kısmen daha fazla muhafaza edebilir. Hemen hemen tüm Belçika Ale biraları için uygun bir bardaktır. bunun haricinde, yüksek alkollü ale biralar, İskoç Ale biraları ve IPA tarzı biralar için uygundur. 



Mug Bardak: Çok kullanılan, farklı hacimleri ve farklı şekillerde yapılabilen, genelde ağır, kalın cidarlı ve kulplu bir bardak türüdür. Eğlenceli ve ciddi bir yanı içinde barındırır. Dayanıklı bir yapısı vardır, tek seferde çok miktarda bira doldurmak daha mümkündür. Kalın cidarları biranın daha uzun süre soğuk kalmasına yardımcı olan bir yalıtkan durumundadır. Tutmak için bir kul bulunması da biranın elinizden geçecek ısı ile ısınmasına engel olur. Bu kulp aynı zamanda rahat tutmanıza da yardımcı olur. Dünya üzerinde en çok kullanılan bira türlerinden birdir. Amerikan Ale, Amerikan Lager, İngiliz Ale, Alman Lager ve Pilsner biralar için çok yaygın kullanılır.



Bira Çeşitleri Şematik Görünümü

Bir önceki paylaşımda bira türlerinin sınıflandırılmasından bahsetmiştik. Bu sınıflandırmanın dünya çapında popüler bir görselle tarif edilmesinin de yararlı olacağı kanısındayım.


2 Mart 2016 Çarşamba

Biranın Sınıflandırılması ve Bira Türleri

Bir önceki paylaşımda biranın Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyetindeki yerinden bahsetmiş ve Türk Gıda Kodeksine göre sınıflandırlmasısnı tariflemiştik. Bu paylaşımda ise biraların global olarak nasıl sınıflandırıldığından bahsedeceğim. Aslında biralar fermantasyon yöntemine göre alt fermantasyon biraları ve üst fermantasyon biraları olmak üzere temelde iki guruba ayrılır. Alt Fermantasyon biralar Lager türü bira, üst fermantasyon biraları ise Ale tarzı biralardır. 

Ale Biralar: Üst fermantasyon denilen fermante yöntemi ile elde edilen bira çeşididir. Genellikle daha yüksek sıcaklıklar da fermante edilir. Lager türünden farklı olarak içinde bazı belirgin aroma ve kokular bulunabilmektedir. Bunların en belirgin olanları, elma, armut, muz gibi bilindik meyveler, ananas ve mango gibi daha tropikal tarzda meyveler, üzüm erik gibi kurutulmuş meyve tatları, badem, bal, pekmez, fındık gibi aroma ve kokular barındırabilir. Bu aroma ve rahiyalar çok büyük oranda malt çeşitlerine bağlıdır. Karakterlerinde şerbetçiotu ve su da önemli yer tutar. Renkleri açık olarak da yapılabilir lakin genelde daha koyu oldukları bilinmektedir. En bilindik alt kümeleri, Brown Ale, Strong Ale,  Mild Ale, Old Ale, Pale Ale, Belgian Ale, Wheat Beer şeklindedir.



Bunların haricinde, biraz daha detaya inecek olursak, Başta iralanda olmak üzere britanyanın genelinde popüler olan koyu renkli kavrulmuş malttan elde edilen, kaymaksı köpüğü, isli tatlarıyla, içimi sert, aroması yoğun Stout biralarda bu sınıfa girebilir, zira en ünlüsü İrlanda'nın Guinnes birasıdır. Yine bu biralar la benzerlik gösteren Porter biralarda mevcuttur hatta stout ve porter biralar Dark Ale sınıfında toplanabilecek tarzdadır. Yakın zamandan itibaren ülkemizde bulunan Kilkenny yine stout sınıfına girer ver önerebileceğim bir biradır.



Almanların mayalı buğday birası olan ve Bavyera eyaletinde popüler hale gelmiş Hefeweizen ve bunun filtrelenmiş hali Kristallweizen buğday ale biraları listesine eklenebilir. Acı, sert içimli koyu renkli Altbier, açık renkli ekşi ve mayhoş tat Kölsch mevcuttur. Bu biraları pale ale gurubuna sokmak gerekir. Aynı zamanda pale ale gurubunun oldukça ünlü bir diğer üyeside biralarını uzun süre dayandırmak isteyen İngiliz askerlerinin bulduğu Indian Pale Ale türü birador. 



Lager Biralar: Soğuk fermantasyonda denilen alt fermantasyon metodu ile üretilen bira çeşididir. Alman ve Çek biracıları tarafından bira dünyasına hediye edilmiş bir yöntemdir. Genellikle daha yumuşak içimli, daha açık renkli oldukları bilinir. Açık renkli olmaları dünya üzerinde popülerliklerinin artmasına yardımcı olmuştur. Çünkü Sanayi devrimi ve makineleşme gelişmeden önce çimlendirilen arpa maltı kavrularak kurutulmakta biralar hep koyu renkli olmakta seramik bardaklarda içilmekteydi. Sanayi devriminden sonra malt kurutma yöntemi olarak fırınlama ve sıcak hava üfleme gibi metodlar kullanılmaya başlandığı için maltların açık renkli bir halde kurutulması başarılmıştı. Fakat günümüzde lager biralar illaki açık renkli olmak zorunda değildir. Hatta bazı ticari farklar yaratmak için kimi bira üreticisi markalar 50 lerin başlarında eski bira reçetelerini tekrar piyasaya sunmaya başlamışlardır. Günümüzde dünya üzerinde muhtemelen en popüler bira türü lager bira türüdür. Ale biralardaki kadar tat farklarına rastlamak pek mümkün değildir. Zira aroma yelpazelerinin de ale biralar kadar zengin olmadığını söylersek sanırım yanılmayız. 



Lager biralar arasında en ünlüsü muhtemelen Çek Cumhuriyetinin Plzen şehrinde üretilen Pilsner tarzdaki lager biralardır. Zira ülkemizde yıllarca başka bir çeşit var mı yok mu bilmeksizin insanlar bira bundan ibaret diyerek bu bira çeşidini tükettiler.  Günümüzde pek çok ülkede üretilmekte olan Lager tipi Pilsener biralar 'altın sarışın' biraların en meşhurudur. Renkleri altın sarısı tonundadır. Alt fermentasyon tekniğiyle üretildiklerinden tatları, Ale biralardan oldukça farklıdır. Pilsen tipi biralar içinde şerbetçiotu yoğun olarak kullanıldığından hafif acımtırak bir tada sahiptir, maya tadı Ale biralara göre daha az hissedilir. Bu bira türünde lezzet yelpazesi Ale biralara göre daha dar ama derinlemesinedir. Pilsener biranın tadı, yanında yenen yemeğe göre de değişiklik gösterir. Söz konusu biranın benzerleri Güney Almanyada oldukça popüler bir haldedir. Genelde Helles olarak isimlendirilirler.



Bunların haricinde, Kellerbier, Schwarzbier, Marzen ve Bock gibi popüler lager tipleride mevcuttur. Hatta Bock tipi biranın diğerleri arasında en meşhuru olduğunu söylemek mümkündür.


Bu postta sınıflandırıp genel olarak tarif ettiğimiz biraları, çok yakın zamanda detaylı olarak paylaşmak dileğiyle.

Ülkemizde Biranın Kısa Bir Özeti

Dünyanın gelmiş geçmiş en eski içkisi olmasına rağmen, bira ülkemizde ne yazık ki hak ettiği değeri görmeyen bir alkollü içecektir. Aslında 19. yüz yılın sonlarında Osmanlı Devletinin İzmir, Selanik, İstanbul gibi şehirlerinde oldukça popüler hale gelmiş olmasına rağmen bizler birayı anlamak için gerekli kültürü oluşturamadık. Cumhuriyet ilk yıllarında Ankara AOÇ'de kurulan fabrika gibi bazı teşebbüsler olsa dahi günümüze kadar istenilen verimle ulaşamamıştır.


1967 yılında Türk Tuborg (Tuborg Danimarka kökenli bir firmadır.) 1969 yılında Efes Pilsen İstanbul ve özellikle de İzmir başta olmak üzere üretimlerine başlamış, ve ülkemizde en çok satan biralar hal,ne gelmişlerdir. Hatta yurt dışı pazarında da boy göstermektedirler. Osmanlı döneminde ilk defa faaliyet gösteren İsviçreli Bomonti Kardeşler'in kurduğu Bomonti bira da son yıllar tekel vasıtası ile tekrar bizlere ulaşmaktadır.  Fakat baktığınız zaman bu girişimler dahi ülkemizdeki bira kültürü için oldukça yetersiz kalmışlardır. Neden diye soracak olursanız, söz konusu firmalar yalnızca lager türünde hatta lager türünün bir alt kümesi olan pilsner tarzında biraları üretmiş ve satmaktadır. Son dönemde artan ithal bira çeşitlerinde dahi genelde lager türü biralar görülmekte, pek fazla farklı ale tarzında bira görememekteyiz. Ülkemizde Kısa zamandır temin edebilir durumda olduğumuz Gara Guzu ve Pera biralarda yerli sermaye, butik tarza yakın biracılık ve yerli ale tarzda bira olarak umut verseler bile tat olarak şahsi kanaatimce muadilleri arasında biraz geride kalmaktadır.

                          

Gelelim biraların sınıflandırılmasına. Yoksun olduğumuz kültürü oluşturmak için aslında başlıngıç aşamasında bilmemiz gereken ilk konu budur. Türk Gıda Kodeksine göre biranın özelliklerine ve sınıflandırılmasına bakacak olursak, Bira hacmen alkol miktarına göre ve rengine göre olmak üzere, iki farklı şekilde sınıflandırılır. Alkol oranı 0.05% den az olan biralar alkolsüz biralardır. Bu orandan 3% değerine kadar alkol içeren biralar "Düşük Alkollü Bira", 3% - 6% aralığındaki kalanlar "Bira", 6% - 10% aralığındaki biralar ise "Yüksek Alkollü Bira" olarak isimlendirilirler. Rengine göre biraların sınıflandırılması ise EBC değerlerine göre yapılmaktadır. EBC dereces, Avrupa Biracılık Komitesi tarafından yayınlanan biranın renginin değerlendirilmesinde kullanılan ölçü birimini ifade eder. Renk değeri 15 EBC'nin altında olan biralar açık renkli biralar, 15 - 40 EBC arasında olan biralar koyu renkli bira ve 40 EBC den yüksek olan biralar ise siyah bira sınıfına girer. Ama bu yaklaşımın biraz fazla teknik olduğu kanaatinde olmakla birlikte, okuyacak olan kişilerde daha keyifli, lezzetli ve ilginç bilgiler oluşturmak için bir daha ki yazımda fazla detaya inmeden, daha evrensel bir sınıflandırmadan bahsedeceğim.


Beerless Joe'ya Hoş Geldiniz - Welcome To Beerless Joe

TR
İlk yazımı paylaşırken sanırım öncelikle azda olsa kendimden söz etmeliyim. Bira tadımı işi ile kısmen daha uzun bir süredir ilgili olsam dahi, evde bira yapımı konusunda henüz yeni sayılabilecek 24 yaşında bir adet Mühendisim. Aslen doğup büyüdüğüm yer İzmir olmakla birlikte, lisans eğitimi boyunca (5 yıl) İstanbul'da yaşadım. İzmir'in alkol sever hoşgörülü yapısı, İstanbul'un sunduğu sayısız opsiyonları sayesinde ve farklı yurt dışı serüvenlerinden çok sayıda farklı alkollü içecek, özellikle de bira deneme fırsatı buldum. Daha önceden not edilmiş ve yeni kazanılacak deneyimlerimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Bunun dışında henüz yeni olduğum evde bira yapımı alanında da elde edeceğim sonuçları bu platformda yayınlamak ümidi ile..

İlgilenen ve okuyan herkese teşekkürler.

EN
I think, I should talk about myself before the sharing of the first publication. Even I am used to tasting beer for a longer time, I dont have too many experinece about house brewing. I am a 24 years-old mechanichal engineer. My hometown is İzmir, which is a tolerant city in Turkey, and I studied in İstanbul for 5 years, where is full of different options for drinking. While I was living in Istanbul, Izmir and I was traveling abroad, I have had too many occasions for tasting different beers. As a consequence the purpose of this blog, sharing the experiences with you. Also, If I can be thriving about house brewing, I am gonna write about it.

Thanks for reading and following this blog.